Sıcak Kafa Psikolojik İnceleme

Sıcak Kafa Psikolojik İnceleme

Dizi/Psikoloji/Yaratıcı Psikoloji

Öncelikle hepinize Sıcak Kafa için özel bir hoş geldiniz demek istiyorum. Bu buluşma için biraz geciktik, normalde ikinci günde analiz yazısında buluşuruz, kafalar ısındı tabi, vakit kaybettik. Ben Film Psikoloğu Selin. Bu yazıda yükselen tansiyonunuza ben eşlik edeceğim. Sadede gelelim ve Sıcak Kafa dizisinin psikolojik inceleme yazısına başlayalım.

Sıcak Kafa : Konusu ve Türü

Sıcak Kafa; Afşin Kum‘un aynı adlı kitabından uyarlanmış distopik bilimkurgu tarzında bir dizi. Dizinin konusu ise mental sağlığın ya da akli melekelerin ve iletişim becerilerinin tamamen bozulduğu bir salgın üzerine kurulu. İnsanlar konuşarak birbirlerine “delilik” yayıyorlar. Korunmanın tek yolu kulaklığı takmak ve sessiz kalmak. Ancak bir şekilde doktor arkadaşının müdahalesi ile Sıcak Kafa’ya dönüşen bağışık biri var… Dilbilimci Murat Siyavuş. Hikaye de hem Salgınla Mücadele Kurumu‘nun (SMK) hem de direnişçilerin yani +1 dayanışma grubunun Murat’ın peşine düşmesi ile gelişiyor. Bu arada Sıcak Kafa kitabı 192 sayfa. Ben ikinci sezonu beklemeden alıp okuyacağım, tavsiye ederim.

Sıcak Kafa’ya İlk Bakış

Distopik olması nedeniyle Sıcak Kafa, projenin duyurulduğu ilk günden beri beklediğim bir yapımdı. Karanlık gelecekleri severim, yeterince kararmamışız gibi. Osman Sonant‘ı yeniden görmek, Haluk Bilginer‘in eşlik etmesi derken dizi, kadronun zaten sağlam olduğunu kısa sürede hissettirdi. Bilişsel Psikoloji terimlerine ve Nöropsikolojik temellere sahip olması da hoşuma gitti. Elbette ki her bilgi doğru değil ama ders kitabı da değil sonuçta. Her bilginin doğru olmaması sizi yanlış bilgiye tutunan kişi olmak suçundan aklamaz. Bakınız Zeytin Ağacı 🙂

Gelelim hangi terimler geçiyor, hangi psikoloji terimlerine değinmişler, ne kadarı doğru gibi soruların cevaplarına. Öncesinde iki kitap önerim var bakmak isterseniz. Biri ders kitabı; Bilişsel Psikoloji (Kaknüs Yayınları), diğeri Karısını Şapka Sanan Adam, Nöropsikolojik bir vaka kitabı üstelik oldukça nadir görülecek öykülere yer veriyor.

Sıcak Kafa’daki Hastalığın Adı Ne?

Aslında dizide yer alan hastalık gerçekten de var. Yalnızca kitleler halinde görülmüyor. Bu hastalığın adı Wernicke Afazisi. Kişinin anlamlı konuşuyor gibi göründüğü ancak söylenen cümlenin anlamsız kelimeler bütününden fazlası olmadığı bir iletişim şekli ile karakterize ediliyor. Cümle yapısı, fiil çekimi, zaman kipi gibi alanlarda hata olmaz. Ancak sıcak Kafa’da örneğini gördüğünüz gibi kişi anlamlı bir şey söylüyormuş gibi konuşur. Sıcak Kafa’da Murat da salgını tanımlarken Wernicke Afazisi terimini kullanıyor zaten. Ama terim 3 saniye görünüp kayboluyor. Bu nedenle kaçırmış olabilirsiniz. Dizide bu duruma abuklama deniyor.

Semantik Bellek ve Abuklama

Buna ek olarak Sıcak Kafa Murat, abuklama denen şeyin semantik belleğe zarar verdiğini de söylüyor. Semantik bellek, hayati işlevlerimizi ve entelektüel bilgimizi korumamızı sağlayan bir bellek türü. Mesela Güneş’in Dünya’yı ısıttığı bilgisini semantik bellek sayesinde aklımızda tutarız. Mesela bir kelimenin anlamı da semantik bellek ile ilgilidir. O kelimenin size hissettirdiği bir duygu varsa bu muhtemelen anılarınız yani epizodik bellek ile bağlantılıdır. Anlamını kaybettiğiniz bir kelimeyi nasıl doğru yerde kullanabilirsiniz ki? Tabi Wernicke afazisi konuşmanın anlamsız hale gelmesi için tek başına yeterli ama semantik bellek de zarar görünce iller biraz zorlaşır herhalde.

Wernicke Afazisi Nedir? Nasıl Oluşur?

Afazi ile başlayalım. Afazi, beynin konuşma bölgesine alınan bir hasar nedeniyle konuşma işlevinin bozulması anlamına geliyor. Broca afazisi ve Wernicke afazisi olarak iki farklı türü var. Genel olarak nöropsikoloji ve bilişsel psikolojinin çalışma konusu diyebiliriz. Wernicke afazisi yukarıda anlattığım biçimde kendini gösterirken Broca afazisi bu özelliklerin kısmen zıt yönündedir.

Broca Afazisi‘nde kişi anlamlı kelimler seçer ancak bazen telegrafik konuşma olur. Kelimelere ek getirmek, çekim yapmak, akıcı konuşmak kişi için imkansız seviyededir. Wernicke afazisinde ise konuşma fazlasıyla akıcıdır. Tıpkı Sıcak Kafa dizisinde olduğu gibi hızlı ve duraksız konuşabilirler. Sadece anlamsız olur.

Wernicke afazisi, beynin Wernicke alanının hasar alması ile oluşan bir afazi türü. Adının wernicke olmasının nedeni ise hasar alması sonucunda bu afaziye yol açan beyin bölgesini Doktor Carl Wernicke tarafından keşfedilmiş olması. Aynı öykü Broca afazisi için de geçerli. Beyin bölgesinin adı doktordan, afazinin adı da ilgili beyin bölgesinden geliyor.

Sıcak Kafa’daki Gibi Konuşan İnsanlar Var Mı? 

Evet, oldukça zor bir durum da olsa var. Bu konuşma şekli parafazi olarak adlandırılıyor. Afazinin doğal bir sonucu. Parafazi dediğimiz şey temelde kelimelerin uygun olmayan anlamlar ya da yerler için kullanılması. Wernicke afazisi, parafaziyi beraberinde getiriyor. İki tür parafazi var. Birincisi, var olan kelimelerin yanlış yerlerde kullanıldığı verbal parafazi. İkincisi, hasta tarafından üretilen, önceden var olmayan anlamsız kelimelerin kullanıldığı neolojistik parafazi. Tahmin edeceğiniz üzere Sıcak Kafa’da abukların yaşadığı durum verbal parafaziye daha yakın.

Sıcak Kafa Distopyası Gerçek Olabilir Mi?

Bu durumun gerçek olma ihtimali zombi saldırısı ile aynı. Ama ben zombi saldırısına imkansız gözüyle bakan biri değilim. Uzaylı mı geliyor zombi mi saldırıyor, ne olacaksa olsun artık!! Şaka bir yana, toplu delirme tarzı şeyler genelde bu şekilde bulaşıcı bir biçimde olmaz ama distopik ya da bilimkurguya yatkın yapımlar bu tür öykülerle daha da güçlenir. Gerçek hayatta toplu delirme örnekleri görmek isterseniz, Netflix’te pek çok tarikat belgeseli var, göz atabilirsiniz. Beni en çok şok edenlerden biri, Vahşi Kırlar belgeseli olmuştu. Bence delirme denecekse (ki bizim alanda doğru bir tabir değil) bu belgeseldeki olaylara denmeli. Kanım donmuştu izlerken.

Murat Siyavuş ve Haluk Arasında Nasıl Bir Bağ Var?

Bize gösterilmiş net bir durum yok ama özellikle Sıcak Kafa’nın son bölümünde sezdirilen şeyler var. Spoiler yok ama pimpirikliler için yine de uyarı da bulunayım. Haluk, Murat’a ARDS hastalığını bulaştıran hasta. Altıncı seviye bir “abuk” olması bir tık ürkütücü. Sıcak Kafa’nın alfa karakteri.

Telepatik Hezeyanlar

Asıl dikkat çeken Murat’ın Haluk’a ait bazı düşünceleri, anıları hayal meyal de olsa görüyor olması. Aklıma Voldemort ve Harry geldi tabii ama sanmıyorum Murat da Hortkuluk olsun. 🙂 Bence burada biraz daha hastalığı bulaştıran kişi ya da hastalığın yayıldığı kişi ile bağlantılı bir telepati varsayımı mevcut. Gidişatı, kitabı okumadığım için bilmiyorum. Bence bu kadar bilişsel ve nöropsikolojik alt metne sahip bir öykü de muhakkak telepati de yer bulur.

Sıcak Kafa Oyuncuları
Haluk – Anton – Murat

Telepati, kişilerin konuşmadan iletişim kurabilmesini betimleyen bir terim. Telepatinin gerçek ya da mümkün olup olmadığına dair çalışmalar var. Ancak nitelik ve güvenirliği yüksek bulgu anlamında yeterli değiller. Bu anlamda konuşmadan iletişim kurabilen bir evrilme de belki söz konusu olabilir. Haluk Charizardmış mesela Murat da charmander. Şaka şaka. Ama evrim kısmındaki teorimin arkasındayım. Sonuçta distopik bilimkurgu. Her an her yer ısınabilir.

Sıcak Kafa Bize Ne Anlatmak İstiyor?

Şunu anlatıyor, diyeceğim kadar net bir şey yok ama benim anladığım çok şey var. Bir kere diğerleri gibi olmamanın, mental sağlığını kaybetmiş olmanın insan dışı muamele görmek için yeterli olmadığını savunuyor. İnsan haklarını savunuyor.

Konuşamasak, anlatamasak, anlayamasak bile hislerin kaybolmadığını gösteriyor. Çünkü bir baba ailesini korumak için “abuklamadan” yıllar geçirebiliyor. Bir nida ile kendini rahatlatıyor. Bir anne “abuk da olsa” oğlunun yarasını görmezden gelemiyor. Acısını korkusunu paylaşıyor. En insani yönlerimizi hatırlatıyor bize. Bir de varmak istediğimiz noktaya ulaşabilmek için koşmayı öğütlüyor. Ben sevdim. Zaten Osman Sonant oynuyor yani bence bunun için de izlenir.

Bitiriyoruz…

Abuklamalar sırasındaki cümlelerin örtük bir anlamı olduğuna dair de bir teorim vardı. Ama maalesef beklediğim kadar abuklama görmedim. bu nedenle teorimi test edecek verim yok. Yine de umarım hiçbiriniz sürtünme dürtünüzü silindir nefretin kurban etmezsiniz. Sevgiler.

Öneri: Hit almak için kendi yazımı önereceğim. boşa editör olmadık herhalde. Şaka şka. Valla güzel yazı: Zeytin Ağacı Terapisi Gerçek Mi Sahte Mi: İnceleme Yazısı

Bonus: Bant Mag. soruyor, Sıcak Kafa ekibi cevaplıyor

 

 

Kaynak: https://www.kemalarikan.com/wernicke-afazisi.html

  1. Merhabalar yaziniz icin tesekkurler oncelikle keyifle okudugumu soyleyebilirim ancak bir Dr norodilbilimci afaziolog olarak bazi noktalarin duzenlenmesi gerektigini belirtmeliyim.
    Afazi daha cok dilbilim, norodilbilim, psikodilbilim, dil ve konusma terapistleri tarafindan calisilir ve dil vekonusma terapistleri tarafindan terapiler sunulur. Bu alanda calisan binlerce dil ve konusma terapistinden biri olarak meslegi hic belirtmemis olmaniz beni uzdu.
    Ayrica afazi edinilmis bir DIL ve konusma bozuklugudur (yalnizca konusma seklinde belirtmissiniz).
    Broca vs. Wernicke siniflandirmasi, bu afazi ozelliklerinin yalnizca bu bolgelerdeki hasar ve lezyonlara bagli olmadan da olusabilicegini gosteren calismalarin artmasiyla gunumuzde yavas yavas terkedilmekte. Daha dogru olan akici vs tutuk afazi sinsiflandirmasidir ki bunun yani sira global, anomik, transkortikal gibi bir cok baska afazi cesidi de bulunmaktadir.

    Cevabimi kisa tutmak adina daha fazla detaya inmeyecegim ama yine de yaziniz ve emeginiz icin tesekkur ederim. Ben de alanimin boyle sevdigim bir canrayla ve kendi dilimde isler yapan insanlar tarafindan birlestirmesinden cok memnun oladugumu soylemeliyim.

    Sevgiler,
    Suzan

    • Merhabalar suzan hanım, Yorumunuz ve ilginiz için teşekkürler. Katkılarınız kıymetli ancak bu yazı bir bilimsel makale değil ve bu nedenle sadece diziyle ilgili olan noktalara yer verildi. Dil konuşma bozukluğu yerine konuşma bozkluğu denmesine takılmanızı da mesleki bir hassasiyet olarak algıladım. saygı duyarım tekrar teşekkürler

Bir cevap yazın

Your email address will not be published.

*